Kartalkaya, kış turizminin gözde merkezlerinden biri olarak bilinirken, burada yaşanan talihsiz bir olay, tüm Türkiye’nin yüreğini burktu. Ailesini bir trafik kazasında kaybeden Doğan, yaşadığı acının ardından adalet arayışına girdi. Doğan, hem kendi yaşadığı trajedinin herkes için bir ders olması gerektiğini, hem de benzer olayların önlenmesi için emsal niteliğinde bir karar alınmasını istiyor. Bu talep, toplumun bir kesimi tarafından büyük destek görürken, aynı zamanda bu tür kazaların sıkça yaşandığı bölgelerde güvenlik tedbirlerinin artırılması gerektiği konusunu da gündeme taşıyor.
Doğan’ın ailesinin yaşadığı kaza, 2023’ün Şubat ayında Kartalkaya yolunda meydana geldi. Kış mevsiminin en yoğun zamanlarından birinde, kayak yapmak için bölgeye gelen 4 kişilik ailenin geçirdiği trafik kazası, birçok insanın hayatını kaybetmesine neden oldu. Olayın ardından Doğan, kurtulan tek aile bireyi olarak kazanın nedenini araştırmaya başladı. Üzerinde büyük bir etki yaratan bu trajik olay, Doğan’ın hayatında silinmez bir iz bıraktı.
Kaza anına tanıklık edenler, yolun kayganlığının ve sürüş koşullarının olumsuzluğunun kaza üzerinde etkili olduğunu belirtiyor. Olay yerinde yapılan ilk incelemeler, sürücünün kaymaya başladığı ve kontrolünü kaybederek karşı şeride geçtiği yönünde bilgiler ortaya koydu. Ancak, sürücünün dikkat eksikliği ve yolda alınmayan tedbirlerin de kazanın boyutunu artırdığı konusunda güçlü iddialar var.
Ailesini kaybettikten sonra yıkılan Doğan, yaşadığı acıyı hafifletmek yerine, benzer olayların gerçekleşmemesi için sesini yükseltmeye karar verdi. “Emsal bir karar çıkmalı, böyle olayların önüne geçmeliyiz,” diyen Doğan, sadece kendi hikayesinin değil, diğer ailelerin de benzer kayıplar yaşamasını önlemek için toplumsal bir farkındalık yaratmanın önemine vurgu yapıyor. Doğan, bu konudaki adalet arayışını sürdürürken, yetkililere de önemli sorular yöneltiyor.
Doğan’ın çağrısı, çeşitli sivil toplum kuruluşları ve hukukçular tarafından da destekleniyor. Uzmanlar, Türkiye’nin farklı bölgelerinde meydana gelen trafik kazalarının artışına dikkat çekerek, sürücülerin ve yayaların güvenliği için alınması gereken tedbirlerin aciliyetini vurguluyor. Kartalkaya örneğinde olduğu gibi, kış mevsiminde hava koşullarının olumsuz etkileri göz önünde bulundurularak, yolların düzenli olarak bakımdan geçirilmesi ve işaretlemelerin doğru bir şekilde yapılması gerektiği belirtiliyor. Bu tür kazaların önlenmesi, hem devletin hem de yerel yönetimlerin sorumluluğunda.
Öte yandan, Doğan’ın yaşadığı kaybın ardından psikolojik destek alması gerektiği de uzmanlar tarafından ifade ediliyor. Ailesiz kalan Doğan, sürecin zorluğunu aşabilmek adına, çeşitli destek mekanizmaları ve terapistlerle görüşerek kendini toparlamaya çalışıyor. Ancak onun mücadelesi sadece kişisel bir iyileşme değil; aynı zamanda toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket edilen bir mekanizma oluşturmak. “Benim hikayem sadece benim değil, bu ülke için bir ders olmalı,” diye ekliyor Doğan.
Sonuç olarak, Kartalkaya’da yaşanan bu trajik olay, sadece bir ailenin kaybından ibaret değil; aynı zamanda Türkiye'deki trafik güvenliği konusundaki yetersizlikleri ve gerekli önlemlerin aciliyetini gündeme getiriyor. Doğan gibi vicdanlı bireylerin ve toplumsal farkındalık yaratmayı hedefleyen platformların bu konudaki çabaları, ilerleyen dönemlerde bu tür kazaların azaltılmasına önemli katkılar sağlayabilir. Adaletin tecelli etmesi ve benzer olayların tekrarlanmaması için emsal nitelikteki kararların alınması, bu sürecin en kritik ve elzem noktalarının başında geliyor.